Sadece oyunculuk marifetiyle değil, aynı zamanda hoşluğuyla da dikkatleri üzerine sürükleyen Ayça Ayşin Turan, MAG Mayıs rakamına kapak oldu.

“Gülmeyi çok hoşlanıyorum. Mutsuzlukların kenarından köşesinden kaçmaya özen gösteriyorum. Çocukken de böyleydi.”

“Oyunculuk benim en serbestleştiğim alanım ve dönüm noktam diyebilirim.”

“Genelde iş seçerken değişik şahsiyetler olmasına özen gösteriyorum.

“İçinde bulunduğum her işin yeri bende ayrı ama sanırım apayrı bir yeri olan işim “Meryem”.”

“Dışardan, soğuk ve mesafeli bir insan imajı veriyorum. Sanırım bunu değiştirmek isterdim.”

Hem dijital platformda hem TV ’de canlandırdığı başrollerle izleyenleri büyüleyen zaferli oyuncu Ayça Ayşin Turan, Meryem dizisinin kendisinde çok ayrı bir yere sahip olduğunu söylüyor. Canlandırdığı şahsiyetin ve hikâyenin kendisine değmesinin ehemmiyetli olduğunu belirten Ayça Ayşin Turan, çocukluğundan paralel âlemdeki haline, MAG Okurları için pek çok mevzuya değiniyor… Kamera arttan kamera önüne geçişinin hayatında dönüm noktası olduğunu ifade eden Ayça Ayşin Turan “Başka Bir Deyişle oyuncu olmam diyebilirim. Sıradanda çok sakin ve çekingen bir imal var; ama oyunculuk öyle değil. Kendi hudutlarının ötesine geçip başka kişiliklere hayat vermen ve onlarla empati kurman gerekiyor. Oyunculuk benim en serbestleştiğim alanım ve dönüm noktam diyebilirim” açıklamasında bulundu. 

“Dışardan, soğuk ve mesafeli bir insan imajı veriyorum” ifadelerini de kullanan Turan laflarına şunları ilave etti: “Sanırım bunu değiştirmek isterdim. Bir de bu kadar sabırlı ve alttan alan bir insan olmak istemezdim. Bazen karşımdakini kırmamak için bir hayli şeyi içime atıyorum ve bu daha sonra bende belirgin kopuşlara neden oluyor. Bunu da değiştirmek isterdim.”

Kaynak: BYZHA Beyaz Haber Ajansı