Almanya’da gelişen 33 yaşındaki Madeline Hoffmann, 7 sene evvel babasının bir Türk olduğunu bildi. O yarıyıl Avustralya’nın Sidney kentinde yaşayan ve moda tasarımcılığı yapan Hoffmann, babasıyla tanışmak için bir yolculuk yapmaya karar verdi. Bu süreçte işinden istifa eden Hoffmann, Almanya’ya döndü ve 23 Ağustos 2022’de Türkiye’ye gelmek üzere bisikletle yolculuğuna başladı. Bu yolculuğu sosyal medya hesabından ayrıntılarıyla takipçileriyle paylaşan Hoffmann, bloğunda da yolda karşılaştıklarını, yaşadıklarını ve duygularını yazdı. Takribî 4,5 ay süren yolcuğun ardından Kayseri’ye erişen Hoffmann, 64 yaşındaki babası Duran Tekin ile bir araya geldi. Hoffmann, 26 yaşında yarı Türk olduğunu bildiğinde büyük afallamışlık yaşadığını ve “orijininin öbür yarısını keşfetmek ve kendini bulmak” için bir yolculuğa çıkmaya karar verdiğini söyledi. Yaşadığı Sidney’den Frankfurt’a gittiğini, daha sonra çantasını hazırlayıp Almanya’dan Türkiye’ye bisikletle yola çıktığını anlatan Hoffmann, “Zira daha önceki kültürüm olan Alman servetim ve yeni kültürüm olan Türkiye’yi birleştirme fikri ortaya çıktı. Babamla ilk kez görüşmek için yola çıktım.” dedi. Hoffmann, Almanya’dan Fransa, İsviçre, İtalya, Hırvatistan, Slovenya, Karadağ, Bosna Hersek, Arnavutluk, Yunanistan’dan geçerek Türkiye’ye geldiğini anlattı. Her ülkede iyi insanlarla tanıştığını aktaran Hoffmann, “Beni konutlarına davet ettiler, akşam yemeği verdiler, beni ağırladılar. Bisiklet, seyahat faktörün hoş bir yolu zira derinizde rüzgarı sezebilirsiniz ve bir ülkeyi gerçekten tanırsınız.” diye konuştu. Bu seyahat için işinden ayrıldığına pişman olmadığını ifade eden Hoffmann, zaman zaman korktuğunu ancak yeni kültürler tanımanın ve hoş manzaralar görmenin kendisini mutlu ettiğini dile getirdi. 
Hoffmann, Kayseri’den evvel Kapadokya’ya uğradığını belirterek, şöyle konuştu: “Değişik duygular vardı zira babamla ilk kere buluşacaktım. 33 yıldır bu anı bekliyordum. Bu anı yaşamak için bisikletle 4,5 aydır seyahat ediyorum. Apartmanın girişine gelince çok enteresan bir yemini. Nasıl sezmem gerektiğini, ne olacağını öğrenmiyordum. Alta geldiğini öğreniyordum ve bakmaya korktuğum için kapıya sırtımı döndüm. Neler sezdiğimi tarif etmeye çalışmak çok güç. İkinci parçamın geldiğini görmek çok acayipti. Çok hoş duygu.” Uzun süren yolculuğuna karşın bitkin olmadığını belirten Hoffmann, ne kadar müddet Kayseri’de kalacağını öğrenmediğini, babasını tanımak ve eşliklerini görmek istediğini anlattı. Türkiye’ye ilk kez geldiğini aktaran Hoffmann, “Bu seyahatte yalnızca babamla buluşmak değil olabildiğince Türkiye’yi ve Türk toplumunu görmek, ikinci kültürümü bilmek isterim. Türk müziği dinlemek, Türk yemekleri ve birkaç Türkçe kelime bilmek istiyorum.” dedi.
Baba Duran Tekin de 1973’te Almanya’ya gittiğini, sanat mektebinden sonra iş hayatına atıldığını söyledi. Almanya’da tanıştığı bir bayandan iki kızı olduğunu anlatan Tekin, muhtelif nedenlerle ayrıldıklarını dile getirdi. Tekin, uzun seneler iki kızını da görmediğini aktararak, 28 sene sonra yaşadıkları yerin belediyesine ve kızlarının dayısına eriştiğini, böylece kızlarının izini bulduğunu belirtti. Anadolu Ajansının haberine göre; büyük kızıyla 28 sene sonra Almanya’da görüştüğünü ifade eden Tekin, minik kızı Madeline Avustralya’da yaşadığı için onunla surat surata görüşemediğini anlattı. Kızının yola çıktığını kendisine söylediğini ve geleceğinden haberi olduğunu belirten Tekin, “O beni ilk kez görüyor, ben de onu. Ablasına, ‘bir gün Avustralya’ya gidelim’ dedim ama işini ayarlayamadı. Oraya gitmek azıcık güç, hem parasal açıdan hem zaman açısından. Kendisi Almanya’ya bir kere geldi, o zaman da ben gidemedim. Böyle çıkıp geldi. Zamanı geri çeviremem, o zamanlar öyle oldu.” diye konuştu.
Hoffmann, Kayseri’den evvel Kapadokya’ya uğradığını belirterek, şöyle konuştu: “Değişik duygular vardı zira babamla ilk kere buluşacaktım. 33 yıldır bu anı bekliyordum. Bu anı yaşamak için bisikletle 4,5 aydır seyahat ediyorum. Apartmanın girişine gelince çok enteresan bir yemini. Nasıl sezmem gerektiğini, ne olacağını öğrenmiyordum. Alta geldiğini öğreniyordum ve bakmaya korktuğum için kapıya sırtımı döndüm. Neler sezdiğimi tarif etmeye çalışmak çok güç. İkinci parçamın geldiğini görmek çok acayipti. Çok hoş duygu.” Uzun süren yolculuğuna karşın bitkin olmadığını belirten Hoffmann, ne kadar müddet Kayseri’de kalacağını öğrenmediğini, babasını tanımak ve eşliklerini görmek istediğini anlattı. Türkiye’ye ilk kez geldiğini aktaran Hoffmann, “Bu seyahatte yalnızca babamla buluşmak değil olabildiğince Türkiye’yi ve Türk toplumunu görmek, ikinci kültürümü bilmek isterim. Türk müziği dinlemek, Türk yemekleri ve birkaç Türkçe kelime bilmek istiyorum.” dedi.
Baba Duran Tekin de 1973’te Almanya’ya gittiğini, sanat mektebinden sonra iş hayatına atıldığını söyledi. Almanya’da tanıştığı bir bayandan iki kızı olduğunu anlatan Tekin, muhtelif nedenlerle ayrıldıklarını dile getirdi. Tekin, uzun seneler iki kızını da görmediğini aktararak, 28 sene sonra yaşadıkları yerin belediyesine ve kızlarının dayısına eriştiğini, böylece kızlarının izini bulduğunu belirtti. Anadolu Ajansının haberine göre; büyük kızıyla 28 sene sonra Almanya’da görüştüğünü ifade eden Tekin, minik kızı Madeline Avustralya’da yaşadığı için onunla surat surata görüşemediğini anlattı. Kızının yola çıktığını kendisine söylediğini ve geleceğinden haberi olduğunu belirten Tekin, “O beni ilk kez görüyor, ben de onu. Ablasına, ‘bir gün Avustralya’ya gidelim’ dedim ama işini ayarlayamadı. Oraya gitmek azıcık güç, hem parasal açıdan hem zaman açısından. Kendisi Almanya’ya bir kere geldi, o zaman da ben gidemedim. Böyle çıkıp geldi. Zamanı geri çeviremem, o zamanlar öyle oldu.” diye konuştu.
