Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, Mardin’de bir otelde tertip edilen “Türkiye Asrı-Değerlerin Asrı Programı”nda ehemmiyetli açıklamalarda bulundu, Cumhurbaşkanı Erdoğan, gayrimüslim vatandaşların dini vecibelerini yerine getirebilmelerine müteveccih yapılan çalışmalar kapsamında, yeni kiliselerin inşa edilebilmesi için bütçe ayırdıklarını söyledi. Cumhurbaşkanı Erdoğan, 2012’de 50 senelik bir Rum Yayınevinin faaliyete başladığını, Vakıflar Genel Müdürlüğü yönetindeki kilise ve sinagog gibi ibadethanelerin azınlık vakıflarına değersiz tahsisine ihtimal sağladıklarını anlattı. İstanbul Taksim’deki Kutsal Kalp Kilisesi’nin, Süryani Katolik Kilisesi Vakfı’na 49 seneliğine değersiz tahsis edildiğini andırdıran Erdoğan, Hatay’daki Mar Yuhanna Kilisesi’nin de Arsuz Rum Ortodoks Kilisesi Vakfı’na yeniden değersiz verildiğini aktardı. Cumhurbaşkanı Erdoğan, Artuklu Üniversitesi bünyesinde, yaşayan diller alanında lisansüstü eğitim, öğretim, bilimsel çalışma ve uygulama yapılacak bir enstitü kurduklarını, Edebiyat Fakültesi’nde, Kürtçe ve Süryanice ile alakalı kısımları faaliyete geçirdiklerini ifade etti. Gayrimüslim vatandaşların hak ve hukukunu gözetecek, iman özgürlüklerini genişletecek tarihi pek çok adım attıklarını, bundan sonra da 85 milyon için çalışmaya devam edeceklerini dile getiren Erdoğan, şöyle konuştu: “Yaptığımız her tertip etmenin, yaşama geçirdiğimiz her reformun gerisinde, diğer inançlara üye insanlarımıza bu ülkenin birinci sınıf vatandaşları olduklarını sezdirme ve gösterme mücadeleyi vardır. Asla istismar veya riyakarlık peşinde değiliz. Biz bu biçimde reelinde kendi inancımızın gereğini de yerine getiriyoruz. Zira bizim inancımız, diğer inanç sahiplerine, ortak beşeri esaslar üzerinde saygı dinlemeyi, hatta destek olmayı gerektirir. Peygamberimizden Hz. Ömer’e, Selçuklu’dan Osmanlı’ya kadar tarihimizde bu kavrayışın rakamsız timsaline tesadüfmek olasıdır. Osmanlı’nın son yarıyıllarında yaşanan acıların bir yansıması olarak gördüğümüz Cumhuriyetimizin ilk yarıyıllarındaki kararsızları artık geride vazgeçtik.” 
Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, Türkiye’nin, tüm vatandaşlarına sahip çıkacak, onlara hak ve ihtimalleri sağlayacak öz güvene sahip olduğunu vurguladı. Bunun son misalinin, geçen aylarda yaşama geçirilen Alevi Bektaşi vatandaşlarla alakalı tertip etmeler olduğunu söyleyen Erdoğan, şöyle devam etti: “Türkiye Asrında, geçmişin tüm kasvetlerini aşmış bir biçimde ortak amaçlarımıza kilitlenmiş olarak hep beraber çalışacak, gayret edeceğiz. Türkiye Cumhuriyeti, devlet olarak artık sömürgecilerin içimizdeki bekçiliğini yapan vesayetçilerin değil, Türküyle, Kürdüyle, Arabıyla, Sünnisi ve Alevisiyle 85 milyonun tamamının devletidir. Semanda nazlı nazlı dalgalanan hilal ve yıldız, hepimizin sancağıdır. Üzerinde özgürce yaşadığımız bu vatan, hepimizin ortak çatısıdır. Anadolu ve Trakya, tüm hoşluklarıyla hepimizin ortak yuvasıdır. Hangi inanca, görüşe, orijine üye olursak olalım, hepimiz aynı gemide olduğumuzun şuuruyla hareket ediyoruz. Benim Kürt kardeşlerimin dilinden ve kültüründen dolayı, benim Alevi kardeşlerimin meşrebinden dolayı, benim mütedeyyin kardeşlerimin yaşayışından dolayı, benim gayrimüslim vatandaşlarımın inancından dolayı, hasılı bir avuç seçkin azınlık dışında kalan milyonların değişik nedenlerle ayrımcılığa uğradığı daha önceki devlet kavrayışı tamamen mazide kalmıştır. Kendi insanına tepeden bakan jakoben anlayışın, günümüz Türkiyesinde asla yeri yoktur ve olmayacaktır. Nasıl bugünün Türkiyesi dününkinden daha özgür, daha müreffeh ise allahın izniyle yarının Türkiyesi de bugünkünden daha iyi olacaktır.” Cumhurbaşkanı Erdoğan, ulusun gelecek yüzyılına istikamet verecek Türkiye Asrı vizyonunun, bu hassasiyetle şekillendiğini söyledi. Önümüzdeki yüzyılı, Mardin gibi dünya servet listesine giren şehirlerin tamamını hak ettikleri seviye eriştikleri bir asra dönüştürmekte kararlı olduklarını dile getiren Erdoğan, “Bu kadim şehirlerimizin dokusundaki kültürel zenginlik, kültür ekonomisi üzerinden şehrin zenginliğinin ve refahının çoğalmasına katkıda bulunacaktır.” diye konuştu.
Mardin’e bu sene gelen ziyaretçi rakamının 3 milyon olduğunu söyleyen Erdoğan, “Bu ne demek, şu anda Mardin bir çekim alanı oluşturuyor. Artık oteller filan yetmiyor, daha yeni yeni oteller inşa ederek, burayı çok daha değişik bir hale getireceğiz. Kültür geliştirme ajanslarıyla bu potansiyeli yaşama geçirecek ilk adımı atıyoruz.” dedi. Mardin’de 3 bin yıldır gümüşü ilmik ilmik işleyen Süryani telkari ustalarının kabiliyetlerini dünyaya tanıtacaklarını da belirten Erdoğan, “Kuşaklar süresince mimarinin doruğu sayılan yapıtlar planlayan ve inşa eden sanatçılarımızı yine dünyaya mülk edeceğiz.” ifadelerini kullandı. Cumhurbaşkanı Erdoğan, artık taş ustası kalmadığını söyleyen bir Mardin taş ustasına, “Ustam, sen yeni akıldalar yetiştireceksin.” dediğini aktardı. Mardin’in taş ustacılığının sıradan bir vaka olmadığını belirten Erdoğan, “Valimize de takıldık ve ‘Buraya Mardin taşıyla öyle bir kültür merkezi yap ki buluşmalarımızı artık o merkezde yapalım.’ dedik. Bunun adımını da atmamız gerekli. Binlerce yıldır bu topraklara değer katan kadim inançların günümüzdeki temsilcilerinin zengin mirasını, insanlığın ortak belleğine allahın izniyle kazandıracağız.” diye konuştu. Coğrafyanın binlerce senelik itimadına hep birlikte sahip çıkacaklarını, “yarın değil, hemen şimdi” diyerek Türkiye Asrına birlikte yürüyeceklerini söyleyen Erdoğan, “Türkiye Asrımızın vizyonunun başlıklarından biri olan değerler asrının yaşadığı ve yaşatıldığı yer Mardin, bizim hem esin kaynağımız hem yol dostumuz olacaktır.” ifadelerini kullandı. 
Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, gençlere, tarihi ve kültürü iyi bilmeleri, değerlere kalpleriyle sahip çıkmaları nasihatinde de bulunarak, şöyle devam etti: “Eğer siz, bu seviyede bir uygarlık şuuruna sahip olmazsanız, birileri kazanç sizi kendi geçmişinize, kendi kardeşinize, kendi insanınıza düşman yapar. Unutmayınız, Türk’ü Kürt ile, Sünni’yi Alevi ile, Müslüman’ı Hıristiyan ve Musevi ile, doğuluyu batılı ile, kuzeyliyi güneyliyle, hangi nedenle olursa olsun insanımızın bir kısmını ötekisiyle karşı karşıya getirmeye çalışan her proje, bu toprakların ve üzerinde yaşayanların düşmanlarının mahsulüdür. Geçmişte bu oyuna kerelerce geldik, değerini parasal, manevi en ağır biçimde ödedik. Yalnızca son on senede bunun pek çok misaline birliktece tanık olduk. Hamdolsun, halkça, artık bu oyunu görür görmez tanıyabilen ve bozacak adımları hemen atabilen bir algı seviyesine eriştik. Demokratik ve ekonomik kazanımlarımızdan aldığımız efor ve güvenle, geleceğimize umutla bakıyoruz. Sizleri ve tüm vatandaşlarımızı Türkiye Asrı vizyonun çevresinde kenetlenmeye davet ediyorum.” Bir gencin, Türkiye’nin ilk insansız savaş uçağı Bayraktar Kızılelma’nın ilk uçuşunu hatırlatması ve Yunan medyasının Türkiye’deki teknolojik büyümeleri yakından takip ettiğini belirtmesinin ardından, “Sizce oluşan teknolojik büyümelerden korkuyorlar mı?” sualine Erdoğan, şu cevabı verdi: Aynı gencin “Bir gece ansızın gelebiliriz.” sözünü andırdırması üzerine Cumhurbaşkanı Erdoğan, “O kadar… Gencimiz yetişiyor işte, bak ne diyor, ‘Bir gece ansızın gelebiliriz.’ Sizin gibi gençlerle birlikte evelallah biz o birilerine bir gece ansızın gelebileceğimizi gösterdik ve göstereceğiz.” diye konuştu. 
Bir gencin, “Tercih haziranda denildi. Ama mayısta olacağı da söyleniyor. Tatil tasarıları yaptık. Tatil tercihe denk kazançsa tatilimiz yanar. Sizin için tatili de yakarız.” ifadeleri üzerine Erdoğan, “Bu tercih öyle bir tercih olacak ki bu ne tatillere değer ne tatillere… Zira bu tercihin keyfini hep beraber değişik yaşayacağız.” ifadelerini kullandı. Aynı gencin “Tercih tarihiyle alakalı sizden bir tüyo alabilirsek ona göre tasarı yapacağız.” demesi üzerine Erdoğan, “Şimdi tez etme tüyoda zira Cumhur İttifakı olarak oturalım, tasalaşalım. Ondan sonra tüyoyu değil de aslını biz size veririz.” ifadesini kullandı. “Bir kaç aydır Türkiye’nin doğal gaz hub’ı merkez olma gündemi var. Rus gazının Avrupa’ya Türkiye üzerinden satılmasıyla gündem başladı. Bu hafta da Türkmenistan’a gittiniz, gazla alakalı gündem oluştu. Silivri’de doğal gaz yer altı depolama kuruluşu açtınız. Bu mevzuda ülkemizin böyle rol üstleneceğini ne zaman öngördünüz?” sualine karşılık Erdoğan, şu değerlendirmelerde bulundu: “Bu uzun zamandır gündemimizde olan bir gidişattı. Bunu Sayın Putin ile kerelerce görüştük ve Sayın Putin Türkiye’yi bu noktada bir ‘hub’ olarak kabul etti ve ‘Türkiye üzerinden Avrupa’ya bu doğal gazı verebiliriz hatta hatta maliyeti de siz tanımlayın.’ dedi. Biz de kabul dedik ve TürkAkım olarak allahın izniyle bunun ismini de koyduk. Türkmenistan’da yaptığımız seyahatte de Azerbaycan, Türkmenistan ve Türkiye olarak üçlü böyle bir adımı atıp alamayacağımızı konuştuk. ‘Niçin olmasın’ dendi ve şimdi bir görevlendirme yaptık. Bu görevlendirme de. Benim Enerji ve Natürel Kaynaklar Bakanlığım takımıyla, Azerbaycan takımıyla Türkmenistan takımıyla bir ön çalışma yapacaklar. Bu ön çalışmadan sonra da biz liderler olarak tekerrür bir araya geleceğiz. Nasıl bir yol haritası tanımlayacağız bunun kararını allahın izniyle vereceğiz. Zira Türkmenistan’dan, özellikle Azerbaycan üzerinden böyle bir doğal gazın ülkemize gelmesi bizi çok daha gevşetecektir.” Anadolu Ajansının haberine göre Cumhurbaşkanı Erdoğan, bir gencin şair Erdem Bayazıt’ın “Sana, Bana, Vatanıma, Ülkemin İnsanlarına Dair” şiirinin bir kısmını okuması üzerine, “Bu şiir çok uzun. Son üç kıtasını okudu. Benim cezaevine girerken doldurduğum kasetin içinde olan şiirlerden bir tanesiydi. Allah rahmet eylesin Erdem Bayazıt ağabeyimizin şiiri çok duygulandığım, hoşlandığım şiiridir. Mekanı cennet olsun.” dedi. 
Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, Türkiye’nin, tüm vatandaşlarına sahip çıkacak, onlara hak ve ihtimalleri sağlayacak öz güvene sahip olduğunu vurguladı. Bunun son misalinin, geçen aylarda yaşama geçirilen Alevi Bektaşi vatandaşlarla alakalı tertip etmeler olduğunu söyleyen Erdoğan, şöyle devam etti: “Türkiye Asrında, geçmişin tüm kasvetlerini aşmış bir biçimde ortak amaçlarımıza kilitlenmiş olarak hep beraber çalışacak, gayret edeceğiz. Türkiye Cumhuriyeti, devlet olarak artık sömürgecilerin içimizdeki bekçiliğini yapan vesayetçilerin değil, Türküyle, Kürdüyle, Arabıyla, Sünnisi ve Alevisiyle 85 milyonun tamamının devletidir. Semanda nazlı nazlı dalgalanan hilal ve yıldız, hepimizin sancağıdır. Üzerinde özgürce yaşadığımız bu vatan, hepimizin ortak çatısıdır. Anadolu ve Trakya, tüm hoşluklarıyla hepimizin ortak yuvasıdır. Hangi inanca, görüşe, orijine üye olursak olalım, hepimiz aynı gemide olduğumuzun şuuruyla hareket ediyoruz. Benim Kürt kardeşlerimin dilinden ve kültüründen dolayı, benim Alevi kardeşlerimin meşrebinden dolayı, benim mütedeyyin kardeşlerimin yaşayışından dolayı, benim gayrimüslim vatandaşlarımın inancından dolayı, hasılı bir avuç seçkin azınlık dışında kalan milyonların değişik nedenlerle ayrımcılığa uğradığı daha önceki devlet kavrayışı tamamen mazide kalmıştır. Kendi insanına tepeden bakan jakoben anlayışın, günümüz Türkiyesinde asla yeri yoktur ve olmayacaktır. Nasıl bugünün Türkiyesi dününkinden daha özgür, daha müreffeh ise allahın izniyle yarının Türkiyesi de bugünkünden daha iyi olacaktır.” Cumhurbaşkanı Erdoğan, ulusun gelecek yüzyılına istikamet verecek Türkiye Asrı vizyonunun, bu hassasiyetle şekillendiğini söyledi. Önümüzdeki yüzyılı, Mardin gibi dünya servet listesine giren şehirlerin tamamını hak ettikleri seviye eriştikleri bir asra dönüştürmekte kararlı olduklarını dile getiren Erdoğan, “Bu kadim şehirlerimizin dokusundaki kültürel zenginlik, kültür ekonomisi üzerinden şehrin zenginliğinin ve refahının çoğalmasına katkıda bulunacaktır.” diye konuştu.
Mardin’e bu sene gelen ziyaretçi rakamının 3 milyon olduğunu söyleyen Erdoğan, “Bu ne demek, şu anda Mardin bir çekim alanı oluşturuyor. Artık oteller filan yetmiyor, daha yeni yeni oteller inşa ederek, burayı çok daha değişik bir hale getireceğiz. Kültür geliştirme ajanslarıyla bu potansiyeli yaşama geçirecek ilk adımı atıyoruz.” dedi. Mardin’de 3 bin yıldır gümüşü ilmik ilmik işleyen Süryani telkari ustalarının kabiliyetlerini dünyaya tanıtacaklarını da belirten Erdoğan, “Kuşaklar süresince mimarinin doruğu sayılan yapıtlar planlayan ve inşa eden sanatçılarımızı yine dünyaya mülk edeceğiz.” ifadelerini kullandı. Cumhurbaşkanı Erdoğan, artık taş ustası kalmadığını söyleyen bir Mardin taş ustasına, “Ustam, sen yeni akıldalar yetiştireceksin.” dediğini aktardı. Mardin’in taş ustacılığının sıradan bir vaka olmadığını belirten Erdoğan, “Valimize de takıldık ve ‘Buraya Mardin taşıyla öyle bir kültür merkezi yap ki buluşmalarımızı artık o merkezde yapalım.’ dedik. Bunun adımını da atmamız gerekli. Binlerce yıldır bu topraklara değer katan kadim inançların günümüzdeki temsilcilerinin zengin mirasını, insanlığın ortak belleğine allahın izniyle kazandıracağız.” diye konuştu. Coğrafyanın binlerce senelik itimadına hep birlikte sahip çıkacaklarını, “yarın değil, hemen şimdi” diyerek Türkiye Asrına birlikte yürüyeceklerini söyleyen Erdoğan, “Türkiye Asrımızın vizyonunun başlıklarından biri olan değerler asrının yaşadığı ve yaşatıldığı yer Mardin, bizim hem esin kaynağımız hem yol dostumuz olacaktır.” ifadelerini kullandı. 
Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, gençlere, tarihi ve kültürü iyi bilmeleri, değerlere kalpleriyle sahip çıkmaları nasihatinde de bulunarak, şöyle devam etti: “Eğer siz, bu seviyede bir uygarlık şuuruna sahip olmazsanız, birileri kazanç sizi kendi geçmişinize, kendi kardeşinize, kendi insanınıza düşman yapar. Unutmayınız, Türk’ü Kürt ile, Sünni’yi Alevi ile, Müslüman’ı Hıristiyan ve Musevi ile, doğuluyu batılı ile, kuzeyliyi güneyliyle, hangi nedenle olursa olsun insanımızın bir kısmını ötekisiyle karşı karşıya getirmeye çalışan her proje, bu toprakların ve üzerinde yaşayanların düşmanlarının mahsulüdür. Geçmişte bu oyuna kerelerce geldik, değerini parasal, manevi en ağır biçimde ödedik. Yalnızca son on senede bunun pek çok misaline birliktece tanık olduk. Hamdolsun, halkça, artık bu oyunu görür görmez tanıyabilen ve bozacak adımları hemen atabilen bir algı seviyesine eriştik. Demokratik ve ekonomik kazanımlarımızdan aldığımız efor ve güvenle, geleceğimize umutla bakıyoruz. Sizleri ve tüm vatandaşlarımızı Türkiye Asrı vizyonun çevresinde kenetlenmeye davet ediyorum.” Bir gencin, Türkiye’nin ilk insansız savaş uçağı Bayraktar Kızılelma’nın ilk uçuşunu hatırlatması ve Yunan medyasının Türkiye’deki teknolojik büyümeleri yakından takip ettiğini belirtmesinin ardından, “Sizce oluşan teknolojik büyümelerden korkuyorlar mı?” sualine Erdoğan, şu cevabı verdi: Aynı gencin “Bir gece ansızın gelebiliriz.” sözünü andırdırması üzerine Cumhurbaşkanı Erdoğan, “O kadar… Gencimiz yetişiyor işte, bak ne diyor, ‘Bir gece ansızın gelebiliriz.’ Sizin gibi gençlerle birlikte evelallah biz o birilerine bir gece ansızın gelebileceğimizi gösterdik ve göstereceğiz.” diye konuştu. 
Bir gencin, “Tercih haziranda denildi. Ama mayısta olacağı da söyleniyor. Tatil tasarıları yaptık. Tatil tercihe denk kazançsa tatilimiz yanar. Sizin için tatili de yakarız.” ifadeleri üzerine Erdoğan, “Bu tercih öyle bir tercih olacak ki bu ne tatillere değer ne tatillere… Zira bu tercihin keyfini hep beraber değişik yaşayacağız.” ifadelerini kullandı. Aynı gencin “Tercih tarihiyle alakalı sizden bir tüyo alabilirsek ona göre tasarı yapacağız.” demesi üzerine Erdoğan, “Şimdi tez etme tüyoda zira Cumhur İttifakı olarak oturalım, tasalaşalım. Ondan sonra tüyoyu değil de aslını biz size veririz.” ifadesini kullandı. “Bir kaç aydır Türkiye’nin doğal gaz hub’ı merkez olma gündemi var. Rus gazının Avrupa’ya Türkiye üzerinden satılmasıyla gündem başladı. Bu hafta da Türkmenistan’a gittiniz, gazla alakalı gündem oluştu. Silivri’de doğal gaz yer altı depolama kuruluşu açtınız. Bu mevzuda ülkemizin böyle rol üstleneceğini ne zaman öngördünüz?” sualine karşılık Erdoğan, şu değerlendirmelerde bulundu: “Bu uzun zamandır gündemimizde olan bir gidişattı. Bunu Sayın Putin ile kerelerce görüştük ve Sayın Putin Türkiye’yi bu noktada bir ‘hub’ olarak kabul etti ve ‘Türkiye üzerinden Avrupa’ya bu doğal gazı verebiliriz hatta hatta maliyeti de siz tanımlayın.’ dedi. Biz de kabul dedik ve TürkAkım olarak allahın izniyle bunun ismini de koyduk. Türkmenistan’da yaptığımız seyahatte de Azerbaycan, Türkmenistan ve Türkiye olarak üçlü böyle bir adımı atıp alamayacağımızı konuştuk. ‘Niçin olmasın’ dendi ve şimdi bir görevlendirme yaptık. Bu görevlendirme de. Benim Enerji ve Natürel Kaynaklar Bakanlığım takımıyla, Azerbaycan takımıyla Türkmenistan takımıyla bir ön çalışma yapacaklar. Bu ön çalışmadan sonra da biz liderler olarak tekerrür bir araya geleceğiz. Nasıl bir yol haritası tanımlayacağız bunun kararını allahın izniyle vereceğiz. Zira Türkmenistan’dan, özellikle Azerbaycan üzerinden böyle bir doğal gazın ülkemize gelmesi bizi çok daha gevşetecektir.” Anadolu Ajansının haberine göre Cumhurbaşkanı Erdoğan, bir gencin şair Erdem Bayazıt’ın “Sana, Bana, Vatanıma, Ülkemin İnsanlarına Dair” şiirinin bir kısmını okuması üzerine, “Bu şiir çok uzun. Son üç kıtasını okudu. Benim cezaevine girerken doldurduğum kasetin içinde olan şiirlerden bir tanesiydi. Allah rahmet eylesin Erdem Bayazıt ağabeyimizin şiiri çok duygulandığım, hoşlandığım şiiridir. Mekanı cennet olsun.” dedi. 
