Sosyal medya zorbalığını önlemek için neler yapılmalı?

PAYLAŞ
Sosyal medya zorbalığını önlemek için neler yapılmalı?
  • 0
  • 0
  • 7 dakika da oku
  • +
  • -

Kimlik bilinmeyenliği ve ulaşım basitliği, zorbalığı teşvik ediyor…

Sosyal medya vasıtalarında değişik şekillerde ortaya çıkan zorbalık, fertler üzerinde büyük ölçekli tesirler yaratıyor. Elektronik etraflarda en çok aşağılama, hakaret, tehdit, dışlama ve cinsiyetçilik biçiminde zorbalık cinsleri ile karşılaşıldığını belirten uzmanlar; sosyal medyada yer alan kimlik meçhullüğünün ve ulaşım basitliğinin dışlama, nefret söylemi ve rencide eden söylemleri teşvik ettiğini ifade ediyor. Zorbalığa herkesin maruz kalabileceğinin altını çizen Dr. Yıldız Derya Birincioğlu Vural, “Elektronik etraflardaki zorbalık cinslerinin neler olduğunu bilmek ile korunmaya başlanılabilir. Dikkat edilmesi gereken nokta ise, fertlerin zorbalık kapsayan paylaşımların dolaşımına katkı sunmayı vazgeçmeleridir” dedi.

Üsküdar Üniversitesi Bağlantı Fakültesi Yeni Medya ve Bağlantı Bölüm Başkanı Doç. Dr. Yıldız Derya Birincioğlu Vural, sosyal medyada karşılaşılan zorbalığın uygulanma şekilleri ile zorbalık uygulayan bireylerin özelliklerine değindi, sosyal medya zorbalığına karşı konulmasını sağlayacak nasihatlerini paylaştı.

Sosyal medyada değişik şekillerde uygulanıyor

Genel olarak kendini rahatlıkla korunamayacak olan ferde müteveccih bir şahıs ya da grup tarafından maksatlı olarak reelleştirilen saldırgan bir eylem, tutum ya da söylem olarak belirlenen zorbalığın sosyal medya vasıtalarında değişik şekillerde ortaya çıktığını belirten Doç. Dr. Yıldız Derya Birincioğlu Vural, “Zorbalık fertler üzerinde büyük ölçekli tesirler yaratıyor. Sosyal medya mecralarının kendine has yapısı, sosyal baskılar nedeniyle dile getirilemeyen düşüncelerin iç kısıtlamalardan geçmeden etkileşime girmesi ya da teşhir, linç ve iptal kültürünün iç içe geçmesi bazı sosyal normların ve bedellerin metamorfozuna neden oluyor. Günümüzde elektronik etraflarda en çok alay, aşağılama, hakaret, tehdit, dışlama, hırpalama, cinsiyetçilik, linç, başkası ismine hesap açma, insan karalama, dolaylı, ilişkisel ya da sosyal zorbalık cinsleri ile karşılaşılıyor.” dedi.

Otorite karşısında düşüncelerini söyleyemiyorlar

Doç. Dr. Yıldız Derya Birincioğlu Vural, sosyal medyada yer alan ve siber zorbalık olarak adlandırılan bu zorbalığın en ehemmiyetli etmenlerinin başında mecranın kimlik bilinmeyenliği, disinhibisyon baskılananın dışavurumu ve ulaşım basitliği özelliklerine sahip olmasının yer aldığını söyledi ve sözlerine şöyle devam etti: 

“Fertler bir grubun içinde yer aldıklarında kendi içi kısıtlamalarını hakimiyet edip, ifadelerini özenle seçerken sahte hesaplar kullandıklarında öz farkındalıklarını ve mesullüklerini eksiltiyorlar, basmakalıpta yapmayacakları eylemleri ve söylemleri hakikatleştiriyorlar, daha rahat davranıyorlar ve kendilerine hudut koymuyorlar. Öte yandan fertler yevmiye yaşamdan değişik olarak sosyal medya mecralarında karşısındaki şahsı etkilemek ve ikna etmek için performans sergiliyor, profillerini sergene dönüştürerek sanal kimliklerini oluşturuyorlar. Yevmiye yaşamda bir otoritenin varlığında asıl düşüncelerini söylemekten sakınan fertler, otoritenin en aza indiği sosyal medya mecralarında karşısındaki şahsın statüsünü düşünmeden istediğini ifade ederek kendi sanal kimliklerini bu yaşıt bağlantıyı formu ile oluşturuyorlar. Yapılan çalışmalar, sosyal medyada yer alan kimlik meçhullüğünün, disinhibisyonun ve ulaşım basitliğinin kaba, rencide edici küfür, daha az pozitif yorum, dışlama, fanatik nefret söylemi içeriklerini teşvik ettiğini gösteriyor. Öbür etkenler ise eş zamansızlık ve siber mağduriyettir.”

Siber zorbalık ve siber mağduriyet arasında ilişki bulunuyor

Fertlerin yevmiye yaşamda bağlantı kurarken surat surata anlık tepkiler verdiklerini, sosyal medya mecralarında karşılaştıkları bir mesaja ise dakikalar ya da saatler sonra geri bildirimde bulunabildiklerini ifade eden Doç. Dr. Yıldız Derya Birincioğlu Vural, “İletilerde, mesajlarda ve söylemlerde senkronize bir zaman diliminin kullanılmaması, zorbalığı yapan şahsın empati kurması, pişmanlık dinlemesi ve geribildirimlere anlık yanıt oluşturma kısmetini eksiltiyor. Siber zorbalık ile siber mağduriyet arasında organik bir ilişki bulunuyor. Fertler kendisinin gördüğü hasarı elektronik etraflarda başkasına da verme meyli gösterebilir. Özellikle düşmanca duyguları aktarma ve intikam alma duygusunun ağır bastığı fertler sanal civarda kızgın ve yönlendirici tutumlar sergileyerek üstünlük lüzumlarını gidermeye çalışabilir. Bu mecrada zorbalığın görünmez olması ya da zorbalığı yapan şahsın tutumlarının neticelerinin farkına varamaması disinhibisyon tesirini de artırıyor.” dedi.

Homojen yapıya sahip değiller

Sosyal medya kullanıcılarının homojen bir yapıya sahip olmadıklarının altını çizen Doç. Dr. Yıldız Derya Birincioğlu Vural, “Sosyal medya kullanıcıları mecranın pozitif ya da negatif olmak üzere iki değişik özelliğinin aşikarlık kazanmasını sağlıyor. Pozitif özellik olarak paylaşımlar katılımcı kültürün yaygınlaşması, süratli ileti mesajımı ile insanlara basitlikle erişip teşkilatlanma alanı ve demokratik bir civarın oluşmasına katkıda bulunuyor. Özellikle kriz ve afet anlarında yerel bilgiler, koordinasyon bilgileri, ihtarlar, ehemmiyetli bilgiler ve nasihatlerin aktarımında oldukça tesirli oluyor. Negatif özellik olarak ise paylaşılan bilginin doğru ve eminliğine dair kafa karmaşıklıkları, gözlemsel seçilim uygulamalarının yaygınlık kazanması, insan karalama tekniklerine sıklıkla müracaat etilmesi, teyit ya da doğrulama taşıtlarının etkin kullanılmaması ve mesajların denetlenmemesi enformasyon/ileti enflasyonuna neden oluyor. Fertlerin sosyal medyadaki tutum örüntüleri ile beş etkenli şahsiyet modeli dışadönüklük, nevrotiklik, tecrübeye sarihlik, geçimlilik, özteftiş arasında ilişki olmasına karşın tüm paylaşımları bu model ile açıklamak doğru ve yeterli olamıyor.” diye konuştu.

Zorbalık cinsleri bilinerek korunma sağlanabilir

Öncelikle elektronik etraflardaki zorbalık cinslerinin neler olduğunu bilmek ile korunmaya başlanabileceğini ifade eden Doç. Dr. Yıldız Derya Birincioğlu Vural, “Zorbalığın hudutları çizilirse korunma yolları da tanımlanabilir. ‘Benim etrafımda asıllaşmaz ya da benim başıma gelmez ’ görüşüden sıyrılmakta fayda var. Zorbalığa herkes maruz vazgeçilebilir. Burada dikkat edilmesi gereken nokta, fertlerin zorbalık kapsayan paylaşımların dolaşımına katkı sunmayı vazgeçmeleridir. Paylaşımların trafiği çoğaldıkça izleyici kitlesi de çoğalış gösterecek ve zorbalık eylemi olağanlaşarak yasallık kazanacaktır. Elektronik etraflarda uygulanan zorbalıkların yalnızca fail ve mağdur arasında büyüyen bir gidişat olmadığı, geniş bir izleyici kitlesine sahip olduğu ve bu nedenle de bunalım, evham, boyun eğici davranış, hiddet, benlik hürmeti yitimi gibi psikolojik olarak negatif doğrultuda tesirinin olduğu unutulmamalı.” dedi.

Kaynak: adamnedio.com